Akciğer kanseri, akciğer hücrelerinin anormalleşmesi ile oluşur ve kontrol dışı büyümeye başlar. Kanser hücreleri sayıları arttıkça bir tümör oluştururlar ve vücudun diğer bölümlerine yayılırlar.
Akciğer kanserinin 2 temel türü bulunur;
- Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri. Akciğer kanserlerinin %80 ila 85’ini oluşturur.
- Küçük hücreli akciğer kanseri. Akciğer kanserlerinin %10 ila 15’ini oluşturur.
Bu iki türün tedavi şekilleri oldukça farklıdır.
Akciğerdeki farklı hücre tiplerinde başlıyor olmasına bağlı olarak, küçük hücreli olmayan akciğer kanserinin alt grupları bulunur. Ancak bu alt gruplar, tedavi yöntemleri ve hastalığın ilerleyişinin genellikle benzer olması nedeniyle hep birlikte küçük hücreli olmayan akciğer kanseri olarak adlandırılırlar.
Küçük hücreli olmayan akciğer kanserinin üç ana türü bulunur:
- Akciğer kanserlerinin %40’ını oluşturur. Bu kanser mukus salgılayan hücrelerin erken formlarında başlar. Akciğer kanserinin bu formu esas olarak eskiden veya hali hazırda sigara kullanan bireylerde görülür ancak sigara içmeyenlerde de akciğer kanserinin en sık görülen formudur. Kadınlarda erkeklere göre daha yaygındır ve genç insanlarda görülme olasılığı diğer akciğer kanserlerinden daha fazladır.
Adenokarsinom genellikle akciğerin dış bölümlerinde görülür. Diğer akciğer kanserlerine göre daha yavaş büyüme eğiliminde olmasına ve yayılmadan teşhis edilmesi daha olası olmasına rağmen bu durum hastadan hastaya değişiklik gösterir.
- Skuamoz hücreli karsinom. Akciğer kanserlerinin %25 ila 30’unu oluşturur. Akciğerlerde hava yollarının içini örten yassı hücreler olan skuamoz hücrelerin erken formlarında gelişir. Genellikle sigara kullanımı ile ilişkilidir ve akciğerlerin ana hava yoluna (bronş) yakın, merkezi kısımlarında bulunma eğilimindedir.
- Büyük hücreli karsinom. Akciğer kanserlerinin %10 ila 15’ini oluşturur. Akciğerlerin herhangi bir bölümünde oluşabilir. Hızlı büyüme ve yayılma eğilimindedir, bu tedavisini güç kılar. Büyük hücreli karsinomların bir alt türü olan büyük hücreli nöroendokrin karsinom, küçük hücreli akciğer kanserine benzer, hızlı büyüyen bir kanserdir.
SEMPTOMLAR
- Kalıcı öksürük
- Yorgunluk
- Göğüs ağrısı
- İstemsiz ve açıklanamayan kilo kaybı
- Solunum sorunları
- Eklem veya kemik ağrıları
- Zayıflık
- Öksürükte kan varlığı
SEBEPLER
Tütün kullanımı akciğer kanseri için önde gelen sebeptir. Akciğer kanserine bağlı ölümlerin %80’inden sigara kullanımı veya pasif içicilik sorumludur. Hava kirliliği, asbest maruziyeti, diğer kimyasallar gibi birçok faktör de kanser gelişimi için risk artışı oluşturur.
Bilim insanları, bazı risk faktörlerinin akciğer hücrelerinde DNA değişikliklerine sebep olabileceğini biliyorlar. Bu değişiklikler anormal hücre büyümelerine ve bazen de kansere sebep olabilir. DNA, hücre fonksiyonlarımızı kontrol eden genlerden oluşan kimyasaldır. Genellikle ebeveynlerimize benzeriz çünkü onlar DNA’mızın kaynağıdır. Ancak DNA, bazı kanser türleri de dahil olmak üzere belirli hastalıklara yakalanma riskimizi etkileyebilir.
Bazı genler hücrelerin büyüme, yeni hücreler oluşturma amacı ile bölünme ve ölüm süreçlerini kontrole yardımcı olur:
- Hücrelerin büyüme, bölünme ve hayatta kalmasına yardımcı genlerdir.
- Tümör baskılayıcı genler. Hücre bölünmesini kontrol altında tutan ve hücrelerin doğru zamanda ölümüne imkan veren genlerdir.
Kanserler onkogenlerin çalışması ve tümör baskılayıcı genlerin durdurulmasına sebep olan DNA değişiklikleri ile oluşabilir.
RİSK FAKTÖRLERİ
Risk faktörleri, bir hastalığa yakalanma ihtimalini etkileyen durumlardır. Farklı kanser türleri farklı risk faktörlerine sahiptir. Sigara kullanımı gibi bazı risk faktörleri değiştirilebilirken, aile öyküsü veya hasta yaşı gibi bazı faktörler değiştirilemez.
Akciğer kanseri riskini artırabilecek bir dizi faktör vardır. Sigara kullanımı veya pasif içicilik hastalık için birincil risk faktörüdür. Asbest ve diğer boya veya kimyasallara maruz kalmak da risk oluşturabilir.
Hava kirliliği, kişisel veya ailede akciğer kanseri geçmişi bulunması, önceden radyasyon terapisi almış olmak da risk faktörlerindendir.
KORUNMA
Tamamen önlenemese dahi, hastalığı geliştirme riskini azaltacak adımlar mevcuttur. Eğer sigara kullanıyorsanız, bırakmalısınız. Sigarayı bırakmanıza yardımcı olacak destekler için doktorunuza danışın. Hastalık riskini artıran kimyasallara maruziyetinizi sınırlandırın ya da uzaklaşın. Meyve ve sebze ağırlıklı, sağlıklı bir diyet programı sürdürmek de kanser riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
TANI
Fizik muayene ve tıbbi geçmişinize ek olarak doktorunuza tanı koymada yardımcı olabilecek testler:
- Kemik taraması. Bu testte az miktarda düşük radyoaktif bir madde kanınıza enjekte edilir. Bu madde tüm iskeleti kapsayacak şekilde kemiklerde değişiklik olan bölgelere yerleşir. Radyoaktivite özel bir kamera ile görüntülenebilir. Kanser kemiklere yayıldıysa bunu göstermekte yardımcıdır. PET taramaları da kanserin kemik yayılımını gösterdiğinden kemik taramasına sık ihtiyaç duyulmaz. Diğer test sonuçları net olmadığında kemik taraması tercih edilir.
- Göğüs röntgeni. Akciğerde herhangi bir anormallik gördüğünde doktorunuzun isteyeceği ilk test olacaktır. Görüntüleme merkezleri, hastaneler ve hatta doktorların muayenehanelerinde dahi yapılabilir. Şüpheli bir durum görülürse doktorunuz daha fazla test isteyebilir.
- BT taraması. BT taraması vücudunuzun detaylı kesitsel görünümünü verir. Siz uzanırken bir görüntü yerine etrafınızda birçok görüntü alır. Sonrasında bilgisayar bu görüntüleri birleştirir. Akciğer tümörlerini gösterme açısından rutin röntgen taramasına göre daha iyidir. Ayrıca tümörün şeklini, boyutunu ve pozisyonunu da gösterir; kanserden etkilenip büyüyen lenf nodlarının tespitine de yardımcı olur. Aynı zamanda adrenal bezler, karaciğer, beyin ve diğer organlarda yayılmış kitleleri aramak için de kullanılabilir.
- PET taraması. Bu test için kana bir radyoaktif şeker formu (FDG) enjekte edilir. Vücuttaki kanser hücreleri hızlı büyüdüğü için radyoaktif şekerin çoğunu absorbe eder. Radyoaktivite özel bir kamera ile izlenebilir.
- PET/BT taraması. Bazen PET taraması özel bir makine yardımı ile BT taraması ile birleştirilir. Bu durum, doktorun yüksek radyoaktivite gösteren alanları, BT taramasından gelen detaylı görünüm ile kıyaslamasını sağlar. Akciğer kanserli hastalarda en sık kullanılan PET taraması budur.
Ayrıca PET/BT taraması doktorunuz kanserin yayıldığını düşünüyor ancak nereye olduğunu bilmiyor ise de kullanılabilir. Karaciğer, kemik, adrenal bez ve diğer organlarda kanser yayılımını gösterebilir. Ancak beyin hücrelerinin fazla şeker kullanıyor olması sebebi ile beyin taramasında faydalı değildir.
- Mikroskopik balgam/tükrük incelemesi. Akciğerlerden öksürük ile gelen mukus örneği mikroskop altında kanser hücresi olup olmadığına bakmak üzere incelenir. En iyi yol 3 gün üst üste sabah örnek almaktır. Bu testin, skuamoz hücreli akciğer kanserleri gibi büyük hava yollarında başlayan kanserleri bulmaya yardımcı olması daha olasıdır. Diğer küçük hücreli olmayan akciğer kanserlerini bulmakta yardımcı olmayabilir. Doktorunuz akciğer kanserinden şüpheleniyorsa balgamda kanser hücresi olmasa dahi ileri tetkikler gerekebilir.
- Akciğer biyopsisi (Akciğerden test amacı ile parça alınması). Genellikle içi boş bir iğne kullanarak şüpheli alandan parça alınmasıdır. Avantajı cerrahi kesi gerektirmemesi iken dezavantajı sadece küçük bir miktar doku alınabilmesidir.
KANSERİN EVRELERİ
Kanser teşhisi onaylandıktan sonra evresi belirlenmelidir. Evreleme, doktorların kanserin yayılmasına göre yaptığı bir sınıflamadır. Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri, sıfırdan dörde kadar beş aşamaya sahiptir. Rakam büyüdükçe hastalığın ciddiyeti artar.
Görünüm ve tedavi evreye bağlı olarak değişir. Evre4 genel olarak iyileştirilebilir değildir, bu sebeple tedavisi semptomları azaltmayı amaçlar.
TEDAVİ
Küçük hücreli olmayan akciğer kanserinin tedavisi hastalığın evresine, sağlık durumunuza ve diğer faktörlere bağlı değişkenlik gösterebilir. Sizin için en uygun tedavi seçeneği ve olası yan etkileri hakkında doktorunuz ile konuşun. En iyi sonucun elde edilmesi amacı ile farklı tedavi modları bir araya getirilebilir.
- Erken evre küçük hücreli olmayan akciğer kanseri cerrahi ile tedavi edilebilir. Akciğerlerin bir lobu veya daha fazlasının, hatta bazı vakalarda tamamının çıkarılması gerekebilir.
- Kanser hücreleri öldürmek için ilaçları kullanır. Oral (ağız yolu ile) veya intravenöz (damar içine) alınabilir. Bu, ilaçların kan dolaşımına girmesine ve vücut genelindeki kanser hücrelerini öldürmesine imkan tanır.
- Kanser hücrelerini öldürmek ve ağrı gibi semptomları kolaylaştırmak için bir cihazdan gelen yüksek enerjili ışınları kullanır.
- Hedeflenmiş tedavi. Tümörü besleyen damarlar veya büyüme faktörleri gibi kanser hücresinin spesifik yönlerini hedef alan ilaçlardır. Genellikle ileri kanserlerde kullanılırlar ve herkes için uygun olmayabilirler.