Kemoterapi tedavisi nedir?

Kemoterapi, kelime anlamı olarak “ilaçla tedavi” anlamına gelmekle birlikte, daha çok kanser hücrelerini etkileyen kanser ilaçları (anti-kanser ilaçları olarak da adlandırılmaktadır) kullanılarak yapılan tedavi için kullanılan terimdir. Kemoterapi kanser tedavisinde tek başına kullanılabileceği gibi, diğer tedavi yöntemlerini tamamlayıcı bir etki oluşturmak amacı ile de kullanılabilir.

Kanserin türüne göre kemoterapinin farklı amaçları olabilir;

  • Kanseri tedavi etmek,
  • Kanseri kontrol altına almak (kanserin yayılımını önlemek ve büyümesini yavaşlatmak),
  • Kanserin yol açtığı semptomları ortadan kaldırmak (ağrı ve benzeri belirtileri ortadan kaldırmak ya da hafifletmek)

Kemoterapi tedavisi kim tarafından uygulanır?

Kemoterapi tedavisi ile ilgilenen bilim dalına medikal onkoloji veya tıbbi onkoloji, bu aanda çalışan doktora medikal onkolog (tıbbi onkolog) denir. Medikal onkoloji ayrı bir uzmanlık dalıdır; medikal onkolog tümör tedavisi konusunda uzmanlanmış bir iç hastalıkları uzmanıdır. Tümör tedavisi bir ekip işidir ve mutlaka bu ekibin tüm üyelerinin bulunduğu merkezlerde uygulanmalıdır. Medikal onkolog, radyasyon onkoloğu, cerrah ve radyoloji uzmanı bu ekibin vazgeçilmez elemanlarıdır. Kemoterapi uygulaması bu konuda deneyimli ve eğitimli kemoterapi hemşireleri tarafından yapılmalıdır.

Kemoterapi uygulamasında amaç nedir?

Tümörün cinsine ve hastanın özelliklerine göre değişik nedenlerle kemoterapi uygulanabilir.

  • Tümörü tamamen yok etmek ve hastayı iyileştirmek için,
  •  Tümörün yayılmasını engellemek veya gerilemesini sağlamak için,
  • Tümörün sebep olduğu belirtileri yok etmek için kemoterapi uygulanır.

Kemoterapi tek başına, ya da başka tedavilerin yanı sıra verilebilir. Diğer tedavilerin daha faydalı olmasına yardımcı olabilir. Kemoterapi, ameliyattan önce veya sonra, radyoterapi sırasında, öncesinde ve sonrasında verilebilir , ya da kemik iliği hücre transplantasyonundan önce yapılabilir.

Kemoterapi ne zaman verilir?

Üç veya beş gün üst üste, haftada bir, iki haftada bir, üç haftada bir ya da ayda bir Kemoterapi alabilirsiniz. Tedavi periyotlarını, kemoterapi görmediğiniz istirahat dönemi, bedeninize sağlıklı hücreler üretmesi için şans verir.
Tedavi uygulama süresi ve sıklığı hastalığınızın ve sizin durumunuza göre özel olarak seçilen kemoterapi şemasına bağlıdır. Tedavi ile elde edilen cevaba ve oluşan yan etkilere göre süre ve sıklık doktorunuz tarafından değiştirilebilir. Genellikle en sık kullanılan aralar 3 veya 4 hafta olmakla birlikte bazı tedavi şemalarında haftada bir veya iki haftada bir uygulamalar da vardır. Tedavinin, mümkün olduğu kadar düzenli ve yan etkilerin izin verdiği ölçüde zamanında yapılması önemlidir. Tedavi aralıkları gereksiz uzatıldığında tümöre kendini toparlama ve ilaçlara direnç kazanarak daha da güçlenme şansı verilmiş olur.

Kemoterapi niçin yan etki yapar?

Kemoterapi ilaçları istenmeyen hücreleri yok ederken vücudun normal hücrelerini de etkiler. Kemoterapiden en çok etkilenen normal vücut hücreleri, kemik iliği, mide-bağırsak sistemi ve saç kökü hücreleri gibi en hızlı bölünen hücrelerdir. Bu nedenle en sık rastlanan yan etkiler yorgunluk, bulantı, kusma ve saç dökülmesidir. Ancak, bu yan etkiler sizde mutlaka görülecek diye kendinizi şartlandırmayın.

Yan etkiler kullanılan ilaca sizin vücudunuzun bireysel tepkisidir. Bu nedenle her hasta için belirli bir yan etkiye ilişin bir tahminde bulunmak güçtür. Bir kemoterapi uygulaması sonrası gözlemlediğiniz ir yan etkinin bir sonraki uygulama sonrası aynı olmadığını görebilirsiniz.

Kemoterapinin yan etkileriyle nasıl başa çıkacaksınız?

Kemoterapinin bir çok farklı yan etkisi olabilir: Halsizlik ve yorgunluk hali, kansızlık, iştahsızlık, kanama, kabızlık, ishal, saç dökülmesi, enfeksiyon riskinin artması, hafıza değişiklikleri, yutkunma zorluğu, bulantı ve kusma, kas ve sinir sistemlerindeki değişiklikler, ağrı, cinsellik ve üreme sistemlerindeki değişiklikler, cilt ve tırnaklarda değişiklikler, ödem ve idrar değişiklikleri, kemoterapinin olası yan etkileridir. Sıralanan yan etkiler bütün hastalarda görülmeyeceğinden yan etki listesinin uzun olmasından ötürü endişeye kapılmanıza gerek yoktur.

    6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında, Şirketinizin Kişisel Verilerin Korunması Hakkındaki Bilgilendirme metnini okuduğumu onaylıyorum.

    Doktorunuza Soru Sorun